Göğüs - Meme Dikleştirme

Göğüs - Meme Dikleştirme

Göğüs Dikleştirme Ameliyatı Motivasyonları Nelerdir?
Göğüs dikleştirme ameliyatı istenmesinin birçok nedeni vardır: Hamilelik, emzirme, aşırı kilo dalgalanmaları veya bir yatkınlık göğüslerin sarkmasına neden olabilir. Yaşlanma süreci aynı zamanda göğüslerin şeklini de değiştirir: önceden sıkı olan göğüs, dolgunluğunu ve şeklini açıkça kaybeder. Hem küçük hem de büyük göğüsler etkilenir. Ancak büyük göğüslerde kendi ağırlığı göğüsyi aşağı çektiğinden ve doku daha fazla strese girdiğinden bu daha erken olabilir. Bu genellikle göğüs başı sarkmasına da yol açar. Birçok kadın bu durumdan muzdariptir. Bunun sonucunda kadınlarda özgüvensizlik meydana gelmektedir. Göğüs dikleştirme ameliyatı ile sarkmış ve formunu kaybetmiş göğüsler cerrahi girişim uygulanarak kaldırılır ve normal boyutlarına geri döndürülür.

Göğüs dikleştirme benim için bir seçenek mi?
Göğüs dikleştirme özellikle 40 yaş üstü kadınlar arasında popülerdir. Genel olarak,  prosedür hamilelik ve emzirmenin meydana getirdiği deformasyonlardan sonra  veya dalgalanmalı kilo verme sürecinden sonra hastalar ihtiyaç duymaktadır. Yapılan uzun süreli araştırmalara göre, kadınlar bunun hem fiziksel hem de zihinsel olarak özgüveni artıran bir çözüm olarak görüyorlar. 

Genel olarak uzmanlar, aile planlaması tamamlandığında göğüs dikleştirmeyi önermektedir. Bir yandan, başka bir hamilelik göğüsnin şeklini tekrar değiştirebilir, diğer yandan işlem emzirme yeteneğini bozabilir.

Göğüs dikleştirmenin gereksinimleri ne olursa olsun, hamilelik veya sık görülen kilo dalgalanmaları sonucu cilt yapısı deformite olan tüm hastalar istedikleri veya olması gereken kilo seviyelerine işlemden  önce ulaşmış olmalıdır. Hastanın mevcut durumuna bağlı olarak göğüs dikleştirme pratikte göğüs küçültme veya göğüs implantları ile kombine tedavi olarak uygulanabilmektedir.

Göğüs Dikleştirme Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Göğüs dikleştirme öncesinde doktorunuz ile bir ön görüşme gerçekleştireceksiniz ve bu görüşmede istek ve beklentilerinize göre göğüs dikleştirmenin tüm detayları hakkında bilgi alacaksınız. Daha sonra size özel bir tedavi konsepti hazırlanacak ve arzu ettiğiniz sonucun yanı sıra kullanılacak cerrahi girişim belirlenecektir. 

Göğüs dikleştirme ameliyatı genel anestezi altında gerçekleşir ve yaklaşık 2-4 saat sürer. Fazla deriyi ve dokuyu çıkarmak, göğüs ucunu tekrar yukarı alabilmek amacıyla iz bırakmayan bir teknik kullanılır. Gevşek doku sıkılaştırılır ve göğüsye normal forma yakın estetik bir şekil verilir. Göğüs uçlarının sinirleri ve kan damarları korunur, böylece operasyondan sonra bile hassasiyet oranı fazla olur. Emzirme yeteneği de kalır. Daha sonra kesiler dikilir ve gerekirse ilk 24 saat boyunca yara sekresyonunun akabileceği yara drenajı yapılır. Ayrıca göğsü stabilize etmek için bir destek bandajı uygulanır. Ameliyat ayaktan tedavi bazında yapılabilir, ancak hastanın bir gece müşahede için klinikte kalması önerilir.   Ameliyattan sonraki gün bandajımı değiştirip ilk 6 hafta giyilmesi gereken kompresyon sutyeni giyilmesi önerilmektedir. Bu süre zarfında herhangi bir spor faaliyetinden kaçınmalısınız. Bir hafta sonra ilk kontrol yapılır, ardından hafif fiziksel aktiviteye devam edebilirsiniz. İpler kendi kendine çözüleceği için çekilmez. Son kontrol yaklaşık 6 ay sonra gerçekleşir.

Göğüs dikleştirme ameliyatında kullanılan yöntemler nelerdir?
Kesi, yara izinin sonraki seyri ve göğüsnin şekli açısından farklılık gösteren aşağıdaki cerrahi yöntemler hemen hemen her türlü göğüs dikleştirme için kullanılabilir:

·       T-Kesim 

·       I- Kesim 

·       O- Kesim 

Yukarıda sıralanan bu yöntemlerin, özellikle yara izi veya risklerin yeri ve görünürlüğü ile ilgili olarak avantaj ve dezavantajları vardır. Doktor tarafından, mümkün olacak en az derecede ve göze çarpmayan yara izi için özel teknikler kullanılır.

Her ameliyatta hangi cerrahi yöntemin kullanılacağı, boyut ve şekil açısından istediğiniz sonuca ve hastanın mevcut göğüslerinin boyutu, şekli ve cilt dokusuna bağlı olarak değişmektedir. Ameliyattan önce klinikte doktor ile gerçekleştirilecek bir ön konsültasyonda hastaya bütün cerrahi yöntemle ve kullanım yöntemleri aktarılacaktır. Son olarak karşılıklı görüşme sonrasında hasta için en doğru ve en uygun olan yöntemi belirlenecektir.

Göğüs dikleştirme ameliyatı yöntemleri nelerdir?
T-KESİM TEKNİĞİ

Bu yöntem ile areola etrafında dairesel bir kesi gerçekleştirilir ve göğüs kıvrımına kadar dikey bir kesi yapıldıktan sonra ek olarak göğüs kıvrımına kadar tekrar yatay bir kesi uygulanır. Kesim şeklinden adını alan T- kesim tekniği, göğüs dikleştirme için yüksek dereceli göğüs ve cilt dokusunun alınması gereken hastalarda ve özellikle sarkık göğüsler için uygun olan bir tedavi prosedürüdür.

I- KESİM TEKNİĞİ
Dikey yöntem (Lejour yöntemi), hem areola çevresinde dairesel bir kesi hem de göğüs kıvrımına kadar dikey bir kesinin yapılması hedeflenen bir yöntemdir. İşlem esnasında doku ve fazla deri alınarak göğüsler de sıkılaştırma işlemi uygulanabilir. I- kesim tekniği, belirgin deri fazlalığı olan orta dereceli göğüs dikleştirme ihtiyacı olan hastalar için uygun bir tedavi prosedürüdür.

O- KESİM TEKNİĞİ
O-kesim yöntemi, areola çevresinde dairesel bir kesi yapmayı ve fazla deri ve göğüs dokusununun çıkarılması hedeflenen bir yöntemdi. Bu teknik, cilt içeriği az olan ve küçük göğüs dikleştirme isteyen hastalar için uygun bir tedavi prosedürüdür. O- kesim tekniğinin avantajı işlemden sonra minumum yara izi sağlamasıdır.

Göğüs dikleştirme ameliyatında meydana gelebilecek riskler nelerdir.

Plastik ve estetik cerrahi uzmanı tarafından yapılan göğüs dikleştirme işlemi, uygun şekilde yapıldığında düşük riskli kabul edilir. Nadir durumlarda yara iyileşme bozuklukları gibi yan etkiler ortaya çıkabilir. Ek olarak, morluklar veya şişlikler meydana gelebilir, ancak bunlar ilaç (enzim müstahzarları veya iltihap önleyici ilaçlar) alırsanız yaklaşık bir hafta sonra kendiliğinden geçer.

Göğüs dikleştirme ameliyatında hangi komplikasyonlar meydana gelebilir?
Her operasyon risk içerir. Operasyon yeterli deneyime sahip bir cerrah tarafından gerçekleştirildiği takdirde göğüs dikleştirme ameliyatlarında risk minumuma inecektir. En büyük özene rağmen, herhangi bir cerrahi prosedürde olduğu gibi, operasyon sırasında veya sonrasında bazen komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

Genel olarak, morarma ve kanama riski meydana gelebilir. Enfeksiyonlar yara iyileşmesinin bozulmasına sebebiyet verebilir. Kan pıhtıları kan damarlarını tıkayabilir (tromboz) veya akciğerlere girebilir (pulmoner emboli). İlaç veya narkotiklerin uygulanması alerji ve intoleransa yol açabilir. Kan nakli gerekliyse, tüm önlemlerle bir enfeksiyon olasılığı dışlanamaz. Ameliyattan sonra, sıkışan sinirlerden uyuşukluk veya konumlandırmanın neden olduğu diğer hasarlar meydana gelebilir, ancak bunlar genellikle azalır.

Göğüs dikleştirme sırasında göğüs deki fazla derinin alınması sebebiyle deride ve göğüs ucunda uyuşmaya meydana gelebilir. Özellikle fazla redüksiyon gerektiren işlemlerde göğüs ucundaki his kaybı göz ardı edilemez. Genellikle iyileşme sürecinde his tarafından tekrar hissedilir, sadece bireysel faktörlerin meydana geldiği durumlarda uyuşukluk kalıcı kalır.

Ameliyat sonrası iyileşme neticesinde, işlem gören cilt ve doku bölgelerindeki değişiklikler göğüslerin şeklinde küçük farklılıklara veya asimetrilere sebep olabilir. Bu tür değişiklikler genellikle başka bir küçük müdahale ile düzeltilebilir.

Çok nadir durumlarda, dolaşım bozuklukları dokunun (göğüs uçları dâhil) iyileşmesini engelleyebilir. Bu durumda etkilenen dokunun yenilenen bir müdahale ile vücudun kendi derisi ile değiştirilmesi gerekecektir.

Doktor seçerken hangi kriterleri göz önünde bulundurmalıyım?
Genel olarak estetik müdahalelerde maliyet belirleyici faktör olarak görülür.  Yapılacak işlemin uzman bir doktor tarafından gerçekleştirilmesi ve doktorun hastaya verdiği güven ön planda tutulmalıdır. Cerrahınızın prosedür hakkında geniş deneyime sahip olması  ve ona güvenmeniz önemlidir.

Bu operasyonları yalnızca kapsamlı göğüs dikleştirme ameliyatında geniş deneyimine sahip iyi eğitimli cerrahlar uygulamalıdır. Ancak doğru kliniği bulmak kolay değil. Birçok klinik aynı hizmeti hastalara sağlar. Belirleyici faktör kalite ve hizmettir.